9 Nisan 2015 Perşembe

2015 Torba yasa tasarısının kabul edilen tam metni!

2015 Torba yasa tasarısının kabul edilen tam metni! (2015 Torba Yasanın Tam Metni ve Maddelleri)


2015 Torba yasa tasarısının kabul edilen tam metni! (2015 Torba Yasanın Tam Metni ve Maddelleri)Meclis Genel Kurulundan geçen torba yasa tasarısının tam metni..Torba yasada tüm maddeleri kabul edildi (2015 torba yasada neler var?2015 Torba yasada neler yer alıyor?)Torba yasada tüm maddeleri kabul edildi (2015 torba yasada neler var?2015 Torba yasada neler yer alıyor?)2015 Torba yasa t�


2015 Torba yasa tasarısının kabul edilen tam metni! (2015 Torba Yasanın Tam Metni ve Maddelleri)Meclis Genel Kurulundan geçen torba yasa tasarısının tam metni..Torba yasada tüm maddeleri kabul edildi (2015 torba yasada neler var?2015 Torba yasada neler yer alıyor?)Torba yasada tüm maddeleri kabul edildi (2015 torba yasada neler var?2015 Torba yasada neler yer alıyor?)2015 Torba yasa tüm maddeleri Meclis’te 2015 torba yasada neler var?2015 Torba yasada neler yer alıyor, 2015 Torba yasa içeriği ve maddeleri, Meclis’te sular durulmuyor.Torba yasa teklifi Meclis Genel Kurulu’na geldi. Peki, 2015 torba yasasından çalışanlara neler çıkacak? Memurlara torba yasada neler var? Doğum izni torba yasayla artacak mı? Torba yasadan öğretmen kadrosu çıkacak mı?Hepsini sizler için hazırladık haberin detayı... 2015-Torba yasa tüm maddeleri Meclis’te 2015 torba yasada neler var?Torba yasa teklifinin, çeyiz ve konutla ilgili tartışmalı yardım planlarını da içeren tüm maddeleri kabul edildi. Tasarının Meclis’teki görüşmeleri devam ediyor.

/Meclis genel Kurulu, geçen hafta, öğretmen kadrosu ihdası, evleneceklere, konut alacaklara ve doğum yapacaklara yardım içeren kanun teklifini kabul etmişti.Kabul edilen Kanun tasarısı, onay için Cumhurbaşkanlığına gönderilmişti.

İşte Meclis’ten geçen ve onayda olan Kanun tasarısının tam metni
BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK
YAPILMASINA DAİR KANUN
Kanun No. 6637
Kabul Tarihi: 27/3/2015
47 BİN ÖĞRETMEN KADROSU İHDAS EDİLİYOR
MADDE 1- 25/8/2011 tarihli ve 652 sayılı Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki ek madde eklenmiştir.
"EK MADDE 2- (1) Ekli (1) sayılı listede yer alan kadrolar ihdas edilerek 190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelin Milli Eğitim Bakanlığına ilişkin bölümüne eklenmiştir."
35 BİN ÖĞRETMEN ATAMASI İÇİN TOPLAM ATAMA İZNİ SAYISI ARTIRILIYOR
MADDE 2- 22/12/2014 tarihli ve 6583 sayılı 2015 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanununa bağlı (İ) işaretli Cetvelin "II. Kamu Görevlilerine İlişkin Toplam Atama Sayısı Sınırları" bölümünde yer alan "36.000" ve "40.000" rakamları sırasıyla "73.600" ve "77.600" şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 3- 25/10/1984 tarihli ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun geçici 26 ncı maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve bu fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
"Ev sahibi hükümet anlaşmaları veya ülkemizin taraf olduğu diğer anlaşmalar çerçevesinde Türkiye’de faaliyet gösteren uluslararası kuruluşlar ile bu kuruluşlara bağlı program, fon, temsilcilik ve özel ihtisas kuruluşlarının resmi kullanımları için yapılacak mal teslimi ve hizmet ifaları, bunların sosyal ve ekonomik yardım amacıyla bedelsiz olarak yapacakları mal teslimi ve hizmet ifaları, bedelsiz mal teslimi ve hizmet ifaları ile ilgili mal ve hizmetlerin bunlara teslim ve ifası; ilgili kurum, temsilcilik, program, fon ve özel ihtisas kuruluşlarının Türkiye’deki faaliyetlerinin devamı veya ilgili kurumlara ilişkin uluslararası anlaşmaların yürürlükte bulunduğu süre içinde katma değer vergisinden müstesnadır."
"Birinci fıkrada yer alan istisnadan yararlanan kuruluşların yönetici kadrolarında görev yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan mensuplarına Türkiye’de görevde bulundukları süre içinde yapılacak mal teslimi ve hizmet ifaları da katma değer vergisinden müstesnadır."
MADDE 4- 6/6/2002 tarihli ve 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinin birinci fıkrasına "ithali veya bunlara teslimi" ibaresinden sonra gelmek üzere "ile ev sahibi hükümet anlaşmaları veya ülkemizin taraf olduğu diğer anlaşmalar çerçevesinde Türkiye’deki uluslararası kuruluşlar ve bunların yönetici kadrolarında görev yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan mensupları tarafından Türkiye’de görevde bulundukları süre içinde kendi ihtiyaçları için ilk iktisabı, ithali veya bunlara teslimi" ibaresi eklenmiştir.
ELEKTRONİK TEBLİGATIN ULAŞMA TARİHİ DÜZENLENİYOR
MADDE 5- 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 107/A maddesine birinci fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
"Elektronik ortamda tebligat, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılır."
MALİYECİLER İÇİN ELEKTRONİK YOKLAMA DÜZENLEMESİ
MADDE 6- 213 sayılı Kanuna 132 nci maddeden sonra gelmek üzere aşağıdaki 132/A maddesi eklenmiştir.
"Elektronik yoklama
MADDE 132/A- Yoklama neticeleri, yoklama yerinde bu Kanunun 131 inci maddesinde yer alan yoklama fişi ile aynı mahiyette olan, elektronik ortamda tanzim olunan "yoklama fişi" ile de kayıt altına alınabilir. Bu fiş, nezdinde yoklama yapılan veya yetkilisi tarafından elektronik imza araçlarıyla imzalanır. Yoklama fişinin elektronik imza araçlarıyla imzalanmaması durumunda yoklama fişini temsil eden ve yoklama fiş muhteviyatının değiştirilemeyeceğini güvence altına alan benzersiz bir kodun üzerine yazıldığı bir form imzalanır.
Maliye Bakanlığı elektronik ortamda kayıt altına alınan yoklama fişleri ile birinci fıkrada belirtilen formların şekil ve muhteviyatını tespit etmeye, bunların şifre, elektronik imza veya diğer güvenlik araçları konulmak suretiyle imzalanması usul ve esaslarını belirlemeye, bunları internet de dahil olmak üzere her türlü elektronik bilgi iletişim araç ve ortamında ilgili kişilere göndermeye ve elektronik ortamda yürütülecek yoklama faaliyetlerine ilişkin diğer usul ve esasları belirlemeye yetkilidir."
TRT’NİN AA’DAN ALACAĞI HİZMETLER İHALE KANUNU DIŞINA ÇIKARILIYOR
MADDE 7- 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (n) bendinde yer alan "Türk Hava Yolları Anonim Ortaklığından yapılacak hizmet alımları" ibaresinden sonra gelmek üzere "Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Genel Müdürlüğünün her türlü program, haber, yapım ve yayınlarla ilgili olarak Anadolu Ajansı Türk Anonim Şirketinden yapacağı mal ve hizmet alımları" ibaresi eklenmiştir.
MADDE 8- 13/6/2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir.
"ı) Finans, bankacılık ve sigortacılık sektörlerinde faaliyet gösteren kurumlar ile kamu iktisadi teşebbüsleri hariç olmak üzere sermaye şirketlerinin ilgili hesap dönemi içinde, ticaret siciline tescil edilmiş olan ödenmiş veya çıkarılmış sermaye tutarlarındaki nakdi sermaye artışları veya yeni kurulan sermaye şirketlerinde ödenmiş sermayenin nakit olarak karşılanan kısmı üzerinden Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından indirimden yararlanılan yıl için en son açıklanan "Bankalarca açılan TL cinsinden ticari kredilere uygulanan ağırlıklı yıllık ortalama faiz oranı" dikkate alınarak, ilgili hesap döneminin sonuna kadar hesaplanan tutarın %50’si.
Bu indirimden, sermaye artırımına ilişkin kararın veya ilk kuruluş aşamasında ana sözleşmenin tescil edildiği hesap döneminden itibaren başlamak üzere izleyen her bir dönem için ayrı ayrı yararlanılır. Sonraki dönemlerde sermaye azaltımı yapılması halinde azaltılan sermaye tutarı indirim hesaplamasında dikkate alınmaz.
Bu bent hükümlerine göre hesaplanacak indirim tutarı, nakdi sermayenin ödendiği ay kesri tam ay sayılmak suretiyle hesap döneminin kalan ay süresi kadar hesaplanır. Matrahın yetersiz olması nedeniyle ilgili dönemde indirim konusu yapılamayan tutarlar, sonraki hesap dönemlerine devreder. Bu bendin uygulanmasında sermaye şirketlerine nakit dışındaki varlık devirlerinden kaynaklananlar dahil olmak üzere, sermaye şirketlerinin birleşme, devir ve bölünme işlemlerine taraf olmalarından veya bilançoda yer alan öz sermaye kalemlerinin sermayeye eklenmesinden kaynaklanan ya da ortaklar veya bu Kanunun 12 nci maddesi kapsamında ortaklarla ilişkili olan kişilerce kredi kullanılmak veya borç alınmak suretiyle gerçekleştirilen sermaye artırımları, indirim hesaplamasında dikkate alınmaz.
Bu bentte yer alan oranı, şirketlerin aktif büyüklükleri, ortaklarının hukuki niteliği, çalışan personel sayıları ve yıllık net satış hasılatlarına göre veya sermayenin kullanıldığı yatırımdan elde edilen gelirlerin kurumun esas faaliyeti kapsamında olmayan faiz, kar payı, kira, lisans ücreti, menkul kıymet satış geliri gibi pasif nitelikli gelirlerden oluşmasına göre ya da sermayenin kullanıldığı yatırımların teşvik belgeli olup olmadığına veyahut makine ve teçhizat veya arsa ve arazi yatırımları için sermayenin kullanıldığı alanlar itibarıyla ya da bölgeler, sektörler ve iş kolları itibarıyla ayrı ayrı sıfıra kadar indirmeye veya %100’e kadar artırmaya; halka açık sermaye şirketleri için halka açıklık oranına göre %150’ye kadar farklı uygulatmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir."
MADDE 9- 28/3/2002 tarihli ve 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanunun geçici 20 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan "1 milyar Türk Lirasına" ibareleri "2 milyar Türk Lirasına" şeklinde değiştirilmiş, maddenin üçüncü fıkrasında yer alan "kredi garanti kurumları ile aktarılacak kaynağın kullandırılmasına" ibaresi "kredi garanti kurumlarının belirlenmesine, aktarılacak kaynağın kullandırılmasına ve bu maddenin birinci fıkrasında belirlenen tutar dayanak gösterilerek söz konusu tutarın 10 katını aşmamak üzere bu kurumlarca verilebilecek kefaletin bakiye tutarına" şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 10- 3/6/2007 tarihli ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 22 nci maddesinin on sekizinci fıkrası yürürlükten kaldırılmış ve on dokuzuncu fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"(19) Sigorta eksperinin, sigortacı veya sigorta ettiren ya da sigorta sözleşmesinden menfaat sağlayan kişiler tarafından atanması, eksperin iş kabulü, asgari ücret tarifesinin tespiti de dahil olmak üzere ekspertiz ücretinin belirlenmesi ile ilgili usul ve esaslar Birlik ve Sigorta Eksperleri İcra Komitesinin görüşleri alınarak yönetmelikle düzenlenir."
MADDE 11- 6/12/2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun 107 nci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"(2) Sermaye piyasası araçlarının fiyatlarını, değerlerini veya yatırımcıların kararlarını etkilemek amacıyla yalan, yanlış veya yanıltıcı bilgi veren, söylenti çıkaran, haber veren, yorum yapan veya rapor hazırlayan ya da bunları yayan ve bu suretle menfaat sağlayanlar iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılırlar."
MADDE 12- 6362 sayılı Kanunun 130 uncu maddesinin dördüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"(4) 2015 yılı gelirlerinden başlamak üzere, Kurul tarafından düzenlenen ve denetlenen borsaların ve diğer teşkilatlanmış piyasaların, merkezi takas kurumlarının, merkezi saklama kurumlarının ve MKK’nın faiz gelirleri hariç tüm gelirleri üzerinden, Kurula 2014 yılı gelirleri üzerinden kaydedilmiş olan gelir tutarlarının her yıl, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından Türkiye geneli için hesaplanan Tüketici Fiyat Endeksi ve Yurtiçi Üretici Fiyat Endeksinin, Aralık ayından bir önceki yılın Aralık ayına göre değişim oranlarının aritmetik ortalaması oranında artırılması suretiyle bulunacak tutarları Kurul bütçesine Kurul tarafından gelir olarak kaydedilir. Bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarihten sonra kurulacak, fıkra kapsamındaki kurumların, kuruluşlarını takip eden yıldan başlamak üzere, faiz gelirleri hariç tüm gelirlerinin azami yüzde onu olmak üzere her takvim yılı için Kurulca belirlenecek oranı Kurul bütçesine Kurul tarafından gelir olarak kaydedilir. Ancak, bu fıkraya göre yapılacak ödemelerin zamanı ve tutarları, gelirin elde edildiği yılı izleyen takvim yılında Kurulun nakit durumu dikkate alınarak Kurul tarafından en az otuz gün öncesinden ilgili kurumlara bildirilir. Bir takvim yılı içinde talep edilmeyen tutarlar izleyen yıllarda ödenecek tutara eklenir ve Kurul tarafından aynı usul ile talep edilebilir."
MADDE 13- 20/6/2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanunun 23 üncü maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"(1) Sistem işleticisi, ödeme kuruluşu ve elektronik para kuruluşu bu Kanunda yer alan hususlar ile ilgili belgeleri ve kayıtları en az on yıl süreyle güvenli ve istenildiği an erişime imkan sağlayacak şekilde yurt içinde saklar. Sistem işleticisinin faaliyetlerini yürütmede kullandığı bilgi sistemleri ve bunların yedekleri de yurt içinde tutulur. Ödeme kuruluşu ve elektronik para kuruluşunun faaliyetlerini yürütmede kullandıkları bilgi sistemlerine ilişkin usul ve esaslar Kurulca belirlenir."
EVLENECEKLER İÇİN ÇEYİZ HESABI
MADDE 14- 3/6/2011 tarihli ve 633 sayılı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki ek madde eklenmiştir.
"Çeyiz hesabı ve Devlet katkısı
EK MADDE 2- (1) Türk vatandaşlarına ve 29/5/2009 tarihli ve 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununun 28 inci maddesi kapsamına girenlere, 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanununa tabi mevduat veya katılım bankalarının yurt içi şubelerinde Türk Lirası cinsinden çeyiz hesabı açmaları, asgari 3 yıl boyunca sistemde kalmaları, 27 yaşını doldurmadan ilk evliliklerini yapmaları ve evliliklerini müteakip ilgili bankaya başvurmaları halinde üçüncü fıkraya göre belirlenecek usul ve esaslara göre Devlet katkısı ödenir. Devlet katkısı ödemesi hesapta biriken toplam tutarın yüzde 20’sini ve azami 5.000 Türk Lirasını geçemez. Azami tutar her yıl yeniden değerleme oranı kadar artırılır. Azami tutarı üç katına kadar artırmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir.
(2) Devlet katkısı, Bakanlık bütçesine bu amaçla konulan ödenekten defaten karşılanır ve hak sahibine hesabın bulunduğu banka aracılığıyla ödenir. Hak sahipliğinin tespitinden ve aktarılacak Devlet katkısının doğru ve tam hesaplanmasından hesabın bulunduğu banka sorumludur. Haksız olarak yapıldığı tespit edilen Devlet katkısının ödendiği tarihten tahsil edildiği tarihe kadar geçen süreye 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesinde belirtilen gecikme zammı oranında hesaplanacak faiz ile birlikte 1 ay içinde ödenmesi gerektiği Bakanlık tarafından bir yazı ile bankaya bildirilir. Bu süre içinde ödeme yapılmaması halinde bu alacaklar, vergi dairesince anılan Kanun hükümlerine göre, ilgili bankalardan takip ve tahsil edilir.
(3) Bu madde kapsamında; hesap sahiplerinin ödeme planlarına, Devlet katkısına ilişkin hak ediş sürelerinin tespitine ve birikim yapılan süreler ile ödeme planlarına göre Devlet katkısı oranının ve azami tutarın birinci fıkrada belirtilen sınırlar dahilinde farklılaştırılmasına, hesapların denetimine ve uygulamaya yönelik diğer hususlara ilişkin usul ve esaslar Bakanlığın görüşü alınarak Hazine Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Bakanın teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca belirlenir.
(4) Hesap sahibinin Devlet katkısına hak kazanmış olması koşuluyla, hak ettiği Devlet katkısının tamamı ile çeyiz hesabında biriken toplam miktarın Devlet katkısı için başvuru tarihinde geçerli olan bir yıllık asgari net ücrete karşılık gelen tutarı, nafaka borçları hariç olmak üzere haczedilemez, rehnedilemez, iflas masasına dahil edilemez. Hesap sahibinin çeyiz hesabında biriken toplam miktarının haczedilemeyecek, rehnedilemeyecek, iflas masasına dahil edilemeyecek tutarını üç misline kadar artırmaya üçüncü fıkra kapsamında belirlenecek usul ve esaslara göre Bakanlar Kurulu yetkilidir. Hesap sahibinin Devlet katkısını alabilmek amacıyla yapacağı başvuru tarihinden sonra ilgili bankaya tebliğ edilen haciz, rehin ve iflas talebine karşılık gelen tutarın ödenmesi, Devlet katkısına hak kazanılıp kazanılmadığı hususu açıklık kazanana kadar bekletilir."
EV ALACAKLARA 15 BİN LİRA YARDIM
MADDE 15- 633 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki ek madde eklenmiştir.
"Konut hesabı ve Devlet katkısı
EK MADDE 3- (1) Konut sahibi olmayan Türk vatandaşlarına, yurt içinde satın alacakları ilk ve tek konut için 5411 sayılı Kanuna tabi mevduat veya katılım bankalarının yurt içi şubelerinde Türk Lirası cinsinden konut hesabı açmaları, asgari 3 yıl boyunca sistemde kalmaları ve konutu satın almalarını müteakip ilgili bankaya başvurmaları halinde üçüncü fıkraya göre belirlenecek usul ve esaslara göre Devlet katkısı ödenir. Devlet katkısı ödemesi hesapta biriken toplam tutarın yüzde 20’sini ve azami 15.000 Türk Lirasını geçemez. Azami tutar her yıl yeniden değerleme oranı kadar artırılır. Azami tutarı üç katına kadar artırmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir. Bu madde hükümleri 5901 sayılı Kanunun 28 inci maddesi kapsamına girenlere uygulanmaz.
(2) Devlet katkısı, Bakanlık bütçesine bu amaçla konulan ödenekten defaten karşılanır ve hak sahibine hesabın bulunduğu banka aracılığıyla ödenir. Hak sahipliğinin tespitinden ve aktarılacak Devlet katkısının doğru ve tam hesaplanmasından hesabın bulunduğu banka sorumludur. Haksız olarak yapıldığı tespit edilen Devlet katkısının ödendiği tarihten tahsil edildiği tarihe kadar geçen süreye 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesinde belirtilen gecikme zammı oranında hesaplanacak faiz ile birlikte 1 ay içinde ödenmesi gerektiği Bakanlık tarafından bir yazı ile bankaya bildirilir. Bu süre içinde ödeme yapılmaması halinde bu alacaklar, vergi dairesince anılan Kanun hükümlerine göre, ilgili bankalardan takip ve tahsil edilir.
(3) Bu madde kapsamında; Devlet katkısına konu olacak konutların niteliğine, hesap sahiplerinin ödeme planlarına, Devlet katkısına ilişkin hak ediş sürelerinin tespitine ve birikim yapılan süreler ile ödeme planlarına göre Devlet katkısı oranının ve azami tutarın birinci fıkrada belirtilen sınırlar dahilinde farklılaştırılmasına, hesapların denetimine ve uygulamaya yönelik diğer hususlara ilişkin usul ve esaslar Bakanlığın görüşü alınarak Hazine Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Bakanın teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca belirlenir."
DOĞUM YARDIMI
MADDE 16- 633 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki ek madde eklenmiştir.
"Doğum yardımı
EK MADDE 4- (1) Türk vatandaşlarına, canlı doğan birinci çocuğu için 300 TL, ikinci çocuğu için 400 TL, üçüncü ve sonraki çocukları için 600 TL doğum yardımı yapılır. Bu yardım Türk vatandaşı olan anne veya babaya, her ikisi de Türk vatandaşı ise anneye yapılır. Doğum yardımı, Bakanlıkça belirlenen zorunlu hallerde babaya ödenebilir. Doğum yardımı ödenmesinde Kimlik Paylaşımı Sisteminde yer alan nüfus kayıtları esas alınır. Bu kapsamda yapılan ödemeler, Bakanlık bütçesine bu amaçla konulan ödenekten karşılanır. Bu fıkrada belirtilen tutarları artırmaya Bakanlık ile Maliye Bakanlığı müştereken yetkilidir.
(2) Kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen işçilerden, kapsamında bulundukları bireysel iş sözleşmesi veya toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre işçinin kendisi veya eşinin doğum yapması nedeniyle işçiye bir ödeme yapılması kararlaştırılmış olanlara, kararlaştırılan tutarın bu madde uyarınca yapılacak ödeme tutarından daha az olması halinde sadece aradaki fark ödenir. Kararlaştırılan tutarın bu maddeye göre yapılacak ödeme tutarından daha fazla olması halinde ise bu maddeye göre ödeme yapılmaz.
(3) Kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen personele, doğum yardımı ödeneği veya başka bir ad altında aynı amaçla ilgili mevzuatta öngörülen ödemeler yapılmaz.
(4) 5901 sayılı Kanunun 28 inci maddesi kapsamına girenler bu madde hükümlerinden aynen yararlandırılır.
(5) Doğum yardımı, hiçbir vergi ve kesintiye tabi tutulmaksızın ödenir ve haczedilemez. Doğum yardımından yararlananların gerçek dışı beyanda bulunmaları nedeniyle yersiz ödemeye sebebiyet verilmesi halinde, bu ödemelerin, bir ay içinde ödemenin yapıldığı tarihten tahsil edildiği tarihe kadar geçen süreye 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesinde belirtilen gecikme zammı oranında hesaplanacak faiz ile birlikte iade edilmesi, haksız yararlanana ödeme yapan kurum tarafından bir yazı ile bildirilir. Bu süre içinde ödeme yapılmaması halinde bu alacakların ilgili vergi dairesine bildirilmesi üzerine anılan Kanun hükümlerine göre takip ve tahsil edilir.
(6) Doğum yardımının ödenme esasları ile bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esaslar, altı ay içinde İçişleri Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı ve Hazine Müsteşarlığı görüşleri alınarak Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca belirlenir."
OTOBÜS FİRMALARINA ENGELLİLER İÇİN GELİR DESTEĞİ ÖDEMESİ YAPILACAK
MADDE 17- 8/1/2002 tarihli ve 4736 sayılı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Ürettikleri Mal ve Hizmet Tarifeleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 1 inci maddesine sekizinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
"İkinci ve üçüncü fıkra hükümleri kapsamında, belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketlere ait şehiriçi toplu taşıma hizmeti veren her bir ulaşım aracı ile özel deniz ulaşımı aracı için bunların işletmecilerine, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bütçesine bu amaçla konulan ödenekten ilgili belediyeler aracılığıyla her ay gelir desteği ödemesi yapılır. Yapılacak aylık gelir desteği ödemesini yıllık olarak belirlemeye, bu tutarı faaliyette bulunulan yere ve/veya belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketlere ait şehiriçi toplu taşıma hizmeti veren her bir ulaşım aracını taşıma kapasitesine göre farklılaştırmaya ve yapılacak ödemeye ilişkin diğer esas ve usuller Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı tarafından müştereken altı ay içinde belirlenir."
AİLE BAKANLIĞINDA 3 DAİRE BAŞKANLIĞI KURULUYOR
MADDE 18- Ekli (2) sayılı listede yer alan kadrolar ihdas edilerek 13/12/1983 tarihli ve 190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bölümüne eklenmiştir.
İVEDİ YARGILAMA MADDESİNDE DÜZENLEME
MADDE 19- 6/1/1982 tarihli ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun geçici 8 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan "Bu Kanunla idari yargıda" ibaresi "İvedi yargılama usulü hariç olmak üzere bu Kanunla idari yargıda" şeklinde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
"3. İvedi yargılama usulüne ilişkin olmak üzere, 18/6/2014 tarihli ve 6545 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra on beş gün içinde temyiz kanun yoluna başvurulmadığı için temyiz talebi reddedilen kararlara karşı, bu fıkrayı ihdas eden Kanunun yayımı tarihinden itibaren on beş gün, bu fıkrayı ihdas eden Kanunun yayımı tarihinden önce aynı gerekçeyle temyiz talebi reddedilmekle birlikte bu fıkrayı ihdas eden Kanunun yayımı tarihinden sonra tebliğ edilen kararlara karşı da bu kararların tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde yeniden temyiz yoluna başvurulabilir."
KATKI PAYI VE ÖĞRENİM ÜCRETLERİ İÇİN DÜZENLEME
MADDE 20- 4/11/1981 tarihli ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 46 ncı maddesinin (ç) fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"ç. Diploma programlarının hazırlık sınıfı eğitimi hariç olmak üzere, iki yıllık ön lisans ve dört, beş ve altı yıllık lisans programlarından bu süreler sonunda mezun olamayan öğrencilerden, ilgili dönem için öngörülen katkı payı ve öğrenim ücreti alınır. Çift ana dal programında kayıtlı olan öğrencilerden ise diploma programının öğrenim süresi ve ilave bir yıl sonunda bu madde hükümlerine göre katkı payı alınır. Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen öğrenim sürelerinde lisansüstü programlardan mezun olamayan öğrencilerden de bu madde hükümlerine göre katkı payı alınır."
MADDE 21- 2547 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
"GEÇİCİ MADDE 71- Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla 2014-2015 eğitim-öğretim yılı için öğrencilerden tahsil edilmiş öğrenci katkı payı ve öğrenim ücretlerinin ilgili dönem için öngörülen katkı payı ve öğrenim ücretlerini aşan kısmı, talep edilip edilmediğine bakılmaksızın ilgililere red ve iadeler gelir kaleminden iade edilir."
BAŞBAKAN MÜSTEŞARININ MAAŞI BELİRLENİYOR
MADDE 22- 10/10/1984 tarihli ve 3056 sayılı Başbakanlık Teşkilatı Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanunun 35 inci maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki cümleler eklenmiştir.
"Bu şekilde istihdam edilen Müsteşara 56.400 gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda aylık ücret ödenir. Ocak, Nisan, Haziran, Temmuz, Ekim ve Aralık aylarında birer aylık ücreti tutarında ikramiye verilir. Yapılacak diğer ödemeler ile bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Bakanlar Kurulunca tespit edilir."
DOĞUM YARDIMI DÜZENLEMESİNDEN DOLAYI, 657’DEKİ BENZER NİTELİKTEKİ 207. MADDE KALDIRILIYOR
MADDE 23- Bu Kanunla;
a) 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 207 nci maddesi,
b) 27/7/1967 tarihli ve 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununun 176 ncı maddesi,
c) 2547 sayılı Kanunun 46 ncı maddesinin (c) fıkrasında yer alan "Bu maddenin (ç) fıkrasında belirtilen durumlarda her" ibaresi,
ç) 6362 sayılı Kanunun 138 inci maddesinin sekizinci fıkrasının ikinci cümlesi,
d) 3/5/1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanununun 8 inci maddesinin (d) bendinin ikinci cümlesi,
yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 24- 25/10/1984 tarihli ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununa aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
"GEÇİCİ MADDE 34- Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce usulüne uygun olarak yürürlüğe giren ve 23/6/2000 tarihli ve 4586 sayılı Petrolün Boru Hatları ile Transit Geçişine Dair Kanun kapsamında bulunan milletlerarası andlaşma hükümleri çerçevesinde katma değer vergisinden istisna edilmiş olan transit petrol boru hattı projelerinin inşa ve modernizasyonunu gerçekleştirenlere 1/1/2014 tarihinden itibaren yapılan teslim ve hizmetler katma değer vergisinden müstesnadır.
Bu kapsamda yapılan mal teslimleri ve hizmet ifaları nedeniyle yüklenilen vergiler, vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan vergiden indirilir. İndirim yoluyla telafi edilemeyen vergiler, 32 nci madde hükmü uyarınca istisna kapsamında işlem yapan mükellefin talebi üzerine iade edilir.
Maliye Bakanlığı, istisna kapsamına girecek teslim ve hizmetleri tanımlamaya, istisna ve iadeye ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir."
MADDE 25- 5/6/1986 tarihli ve 3303 sayılı Taşkömürü Havzasındaki Taşınmaz Malların İktisabına Dair Kanunun ek 1 inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve maddeye bu fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
"Bu Kanun kapsamında kalan ve bu maddeyi ihdas eden 11/11/1999 tarihli ve 4479 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarih olan 14/11/1999 tarihinden önce yapılan tapulama ve kadastro çalışmaları sonucunda hükmen de olsa tapuda Hazine adına tescil edilen taşınmaz mallar ile tescil harici bırakılan Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerler; 14/11/1999 tarihindeki zilyetleri veya fiili kullanıcıları tespit edilmek ve aynı tarih itibarıyla varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle, 21/6/1987 tarihli ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 11 inci maddesinde belirtilen askı ilanı hariç diğer ilanlar yapılmaksızın öncelikle fiili durumlarına uygun olarak ifraz ve/veya tevhit edilmek suretiyle kadastroları yapılarak tapuda Hazine adına tescil edilir ve kadastro tutanağının beyanlar hanesindeki bilgiler tapu kütüğünün beyanlar hanesine de aynen aktarılır. Tapu kütüğünün beyanlar hanesinde taşınmazın zilyedi/kullanıcısı ve/veya üzerindeki muhdesatın sahibi olarak gösterilen kişiler veya bunların kanuni ya da akdi halefleri, bu madde kapsamında hak sahibi sayılır."
"Bu kapsamda yapılacak kadastro çalışmaları ikinci kadastro sayılmaz.
Bu madde kapsamında kalan taşınmaz mallar ile tescil harici yerler, daha öncesinde tapuda Hazine adına tescil edilmiş olup olmadığına veya tescil harici bırakılıp bırakılmadığına bakılmaksızın Maliye Bakanlığının talebi üzerine, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce fiili kullanım durumları dikkate alınmak suretiyle ifraz ve/veya tevhit de edilebilir.
Bu madde kapsamında kalan taşınmaz mallar ile tescil harici yerlerin kadastro çalışmaları ile diğer iş ve işlemler 3402 sayılı Kanunun ek 4 üncü maddesi hükümlerine göre yürütülür.
Bu maddeye göre tapuda Hazine adına tescil edilen taşınmaz mallardan hak sahiplerine devrinde sakınca bulunmayanlar, kadastro işlemlerinin kesinleştiği tarihten itibaren beş yıl içinde il defterdarlığına veya taşınmazın bulunduğu ilçe mal müdürlüğüne müracaat etmeleri halinde hak sahiplerine, 3402 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinde belirtilen miktarları aşmamak kaydıyla 2/7/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununun 63 üncü maddesine göre hesaplanacak harca esas değeri üzerinden devredilir.
Bu taşınmaz mallardan fiili durumuna uygun olarak ifraz ve/veya tevhit edilerek müstakil parsel olarak devredilmesi mümkün olmayanlar paylı olarak, üzerinde çok katlı bina bulunan taşınmazlar ise kat irtifakı/mülkiyeti tesisi suretiyle, bunun mümkün olmaması halinde ise paylı olarak hak sahiplerine devredilebilir.
Hak sahiplerinin, daha önce bu taşınmaz mallar hakkında 24/2/1984 tarihli ve 2981 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak arsa bedelinin tamamını ödeyerek; tapu tahsis belgesi almış olan kişiler veya tapu tahsis belgesi almak için yetkili idaresine müracaat eden ancak işlemleri henüz sonuçlandıramamış olan kişiler olması halinde, bu taşınmaz malların tapu tahsis veya müracaat belgelerinde belirtilen miktar kadar olan kısmı 2981 sayılı Kanun hükümlerine göre, bu miktardan fazla olan kısmı ise 492 sayılı Kanunun 63 üncü maddesine göre hesaplanacak harca esas değeri üzerinden devredilir. Devredilen taşınmaz malların tapu tahsis veya müracaat belgelerinde belirtilen ve arsa bedeli tamamen ödenen kısımları için hak sahiplerinden kadastro harcı dışında bir bedel alınmaz. Bu taşınmaz mallar için hak sahipleri tarafından kısmen ödenen arsa bedelleri ise, devir işleminin yapılacağı tarihe kadar kanuni faizi uygulanarak güncellenir ve devir bedelinden düşülür. Arsa bedelini hiç ödemeyen hak sahipleri hakkında ise bu maddeye göre harca esas değer üzerinden devir işlemi yapılır."
GEÇİCİ MADDE 1- 10/7/2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun geçici 3 üncü maddesi ile 3/7/2005 tarihli ve 5393 sayılı Belediye Kanununun geçici 5 inci maddesi kapsamında vadesi 31/12/2004 ve öncesine ait uzlaşma kapsamına girmiş borçlar için 31/12/2004 tarihinden itibaren takip amaçlı olarak hesaplarda tutulan gecikme zammı gibi her türlü fer’iler, Uzlaşma Kararlarının Resmi Gazete’de yayımlanması ile birlikte, alacak olarak addedilmez ve takip edildikleri hesaplardan çıkarılır. 5216 sayılı Kanunun geçici 3 üncü maddesi ile 5393 sayılı Kanunun geçici 5 inci maddesi ve bu maddenin uygulanmasında ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeye ve gerekli düzenlemeleri yapmaya Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakan yetkilidir.
MADDE 26- Bu Kanunun;
a) 8 inci maddesi ile 5520 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasına eklenen (ı) bendi 1/7/2015 tarihinde,
b) 16 ncı maddesi ile 23 üncü maddesinin (a) ve (b) bentleri 15/5/2015 tarihinde,
c) Geçici 1 inci maddesi 1/1/2005 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde,
ç) Diğer maddeleri yayımı tarihinde,
yürürlüğe girer.
MADDE 27- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
(1) SAYILI LİSTE
KURUMU : MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI
TEŞKİLATI : TAŞRA
İHDAS EDİLEN KADROLARIN
SINIFI
UNVANI
DERECESİ
SERBEST KADRO ADEDİ
TOPLAMI
EÖH
Öğretmen
(1-9)
47.000
47.000
TOPLAM
47.000
47.000
(2) SAYILI LİSTE

KURUMU : AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞI
TEŞKİLATI : MERKEZ

İHDAS EDİLEN KADROLARIN
SINIFI
UNVANI
DERECESİ
SERBEST KADRO ADEDİ
TOPLAMI
GİH
Daire Başkanı
1
3
3
TOPLAM
3
3

Meclis’te görüşülen torba kanun teklifinin ailelere çocuk, çeyiz ve konut yardımını öngören 12 maddesi daha kabul edilerek 28. Madde’ye geçildi.47 bin öğretmen kadrosu, çocuk yardımı, çeyiz hesaplarına devlet katkısını da kapsayan "Torba Yasa" teklifi Meclis Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı. Peki, torba yasada neler var? İşte detaylar... 

 Yasa ile birklikte atama bekleyen 47 bin öğretmen için kadro açılacak. Devlet ilk evliliklerini yapacak çiftlere çeyiz desteği verecek. Çeyiz hesabı açarak askeri 3 yıl sistemde kalanlara en az 25 bin lira biriktirmeleri kaydıyla katkı sağlanacak. Kanunla, Milli Eğitim Bakanlığına 47 bin öğretmen kadrosu ihdas  ediliyor. Öğretmen unvanlı kadrolardan 35 bin adedi ile Bakanlığa ait diğer  hizmet sınıfları kadrolarından 2 bin 320 adedine, Genel Kadro ve Usulü Hakkında  Kanun Hükmünde Kararname ve 2015 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu kapsamında  yapılan atamaların dışında 31 Aralık 2015’e kadar atama yapılacak. 

 2015 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu’na bağlı kamu görevlilerine  ilişkin 73 bin ve 77 bin olarak öngörülen atama sayısı, Gençlik ve Spor  Bakanlığındaki yeniden yapılanma gerekçesiyle 73 bin 600 ve 77 bin 600 olarak  değiştiriliyor. 

Ev sahibi hükümet anlaşmaları veya Türkiye’nin taraf olduğu diğer  anlaşmalar çerçevesinde program, fon, temsilcilik ve özel ihtisas kuruluşlarının  resmi kullanımları için yapılacak mal teslimi ve hizmet  ifaları, bunların sosyal  ve ekonomik yardım amacıyla bedelsiz olarak yapacakları mal teslimi ve hizmet  ifaları, bedelsiz mal teslimi ve hizmet ifaları ile ilgili mal ve hizmetlerin  bunlara  teslim ve ifası, ilgili kurum, temsilcilik, program, fon ve  özel   ihtisas kuruluşlarının Türkiye’deki faaliyetlerinin devamı veya ilgili kurumlara  ilişkin uluslararası anlaşmaların yürürlükte bulunduğu süre içerisinde katma  değer vergisinden istisna olacak. 

 Bu kuruluşların yönetici kadrolarında görev yapan Türkiye Cumhuriyeti  vatandaşı olmayan mensuplarına Türkiye’de görevde bulundukları süre içerisinde  yapılacak mal teslimi ve hizmet ifaları da katma değer vergisinden müstesna  olacak. 

 Türkiye’deki uluslararası kuruluşlar ve bunların yönetici kadrolarında  görev yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan mensupları tarafından  Türkiye’de görevde bulundukları süre içerisinde kendi ihtiyaçları için ilk  iktisabı, ithali veya bunlara teslimi ÖTV’den de istisna olacak. 

 Vergi Usul Kanunu’na eklenen fıkra ile elektronik ortamda tebligat,  muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen 5. günün sonunda yapılmış  sayılacak. 

YOKLAMA FAALİYETLERİ

Aynı kanunda yapılan değişiklikle, yoklama faaliyetleri elektronik  ortamda da yürütülebilecek ve yoklama fişleri elektronik ortamda da  oluşturulabilecek.

TRT’nin her türlü program, haber, yapım ve yayınlarla ilgili olarak  Anadolu Ajansı Türk Anonim Şirketinden yapacağı mal ve hizmet alımları, Kamu  İhale Kanunu kapsamı dışında olacak. 

Finans, bankacılık ve sigortacılık sektörlerinde faaliyet gösteren  kurumlar ile kamu iktisadi teşebbüsleri hariç olmak üzere, sermaye şirketlerinin  nakdi sermaye artışları ya da yeni kurulan sermaye şirketlerinde ödenmiş  sermayenin nakit olarak karşılanan kısmı üzerinden Merkez Bankası tarafından en  son açıklanan yıllık ortalama faiz oranı dikkate alınarak ilgili hesap döneminin  sonuna kadar hesaplanan tutarın yüzde 50’si, indirimle ilgili hüküm kapsamına  alınacak. 

 Bu indirimden, sermaye artırımına ilişkin kararın ya da ilk kuruluş  aşamasında ana sözleşmenin tescil edildiği hesap döneminden itibaren başlamak  üzere, izleyen her bir dönem için ayrı  ayrı  yararlanılacak. 

 Sonraki  dönemlerde  sermaye  azaltımı yapılması halinde, azaltılan sermaye tutarı, indirim  hesaplanmasında dikkate alınmayacak. Söz konusu oranı, kanunda belirtilen  kriterler dikkate alınarak, sıfıra kadar indirmeye ya da yüzde 100’e kadar  artırmaya, halka açık sermaye şirketleri için, halka açıklık oranına göre yüzde  150’e kadar farklı uygulatmaya Bakanlar Kurulu yetkili olacak. 

2 milyar liraya kadar nakit kaynak aktarılabilecek

Finansman imkanlarını geliştirmek ve kredi sisteminin etkin işlemesine  katkı sağlamak amacıyla firmalara kredi garantisi veren kredi garanti kurumlarına  2 milyar liraya kadar nakit kaynak aktarmaya ya da ödenek eklemeye maliye bakanı  yetkili olacak.

Sermaye piyasası araçlarının fiyatlarını, değerlerini veya  yatırımcıların kararlarını etkilemek amacıyla yalan, yanlış veya yanıltıcı bilgi  veren, söylenti çıkaran, haber veren, yorum yapan veya rapor hazırlayan ya da  bunları yayan ve bu suretle menfaat sağlayanlar 2 yıldan 5 yıla kadar hapis ve 5  bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacak. 

Sermaye Piyasası Kurulu tarafından düzenlenen ve denetlenen borsaların  ve diğer teşkilatlanmış piyasaların, merkezi takas kurumlarının, merkezi saklama  kurumlarının ve Merkezi Kayıt Kuruluşunun tüm gelirleri üzerinden, Kurul’a 2014  yılı gelirleri üzerinden kaydedilen gelir tutarlarının her yıl, TÜFE ve ÜFE’nin,  aralık ayından bir önceki yılın aralık ayına göre değişim oranlarının aritmetik  ortalaması oranı üzerinden artırılması suretiyle bulunacak tutarlar kurul  bütçesine gelir olarak kaydedilecek. 

 Bu düzenlemenin yürürlüğe girmesinden sonra  kurulacak bu kurumların, kuruluşlarını takip eden yıldan başlamak üzere, tüm  gelirlerinin azami yüzde 10’u olmak üzere, kurulca belirlenecek oran gelir olarak  kaydedilecek. 

Ödeme sistemi ve menkul kıymet mutabakat sistem işleticisi, ödeme  kuruluşu ve elektronik para kuruluşu bu Kanun’da yer alan hükümlerle ilgili  belgeleri ve kayıtları en az 10 yıl süreyle güvenli ve istenildiği an erişime  imkan sağlayacak şekilde yurt içinde saklayacak. Sistem işleticisinin  faaliyetlerini yürütmede kullandığı bilgi sistemleri ve bunların yedekleri de  yurt içinde tutulacak.

Yasa maddeleri

– Bankada çeyiz hesabı açan, 3 yıl sistemde kalan ve 27 yaşını doldurmadan evlenenlere, hesaptaki paranın yüzde 20’si kadar devlet katkısı verilecek. Azami katkı 5 bin lira olacak.

– Bankada en az 3 yıl konut hesabı tutanlara ise ilk konut satın alımlarında yüzde 20 devlet katkısı ödenecek. Azami katkı tutarı 15 bin lira olacak. Azami katkı tutarı 15 bin lira olacak.

– Bankada çeyiz hesabı açan, 3 yıl sistemde kalan ve 27 yaşını doldurmadan evlenenlere, hesaptaki paranın yüzde 20’si kadar devlet katkısı verilecek. Azami katkı 5 bin lira olacak

– Bankada en az 3 yıl konut hesabı tutanlara ise ilk konut satın alımlarında yüzde 20 devlet katkısı ödenecek. Azami katkı tutarı 15 bin lira olacak.

– Vatandaşlara, canlı doğan birinci çocuk için 300, ikinci çocuk için 400, üçüncü ve sonraki çocuklar için 600 lira doğum yardımı yapılacak. Bu yardım bir kerelik olacak.

Ancak kamuda çalışanlara, doğum yardımı ödeneği veya başka bir ad altında aynı amaçla ilgili mevzuatta öngörülen ödemeler yapılmayacak.

Analık izni biten memurların daha önce birinci çocukta 2, ikinci çocukta 4 ve üçüncü çocukta 6 ay olarak öngörülen yarı zamanlı çalışma süresi ise yeni maddeye göre tüm doğumlar için 6 ay olacak.

AK Parti Eskişehir Milletvekili Salih Koca ve arkadaşlarının imzasıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Başkanlığı’na sunuldu. Teklife göre, ön ödemeli konut satışında, devir veya teslim süresi 36 aydan 42 aya çıkarılıyor.

Ön ödemeli konut satışında, devir veya teslim tarihine kadar tüketicinin herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı olacak.

Sözleşmeden dönülmesi durumunda satıcı, konutun satışı veya satış vaadi sözleşmesi nedeniyle oluşan vergi, harç ve benzeri yasal yükümlülüklerden doğan masraflar ile taşınmazın teslimine 6 ay ve daha uzun bir süre kaldığı durumda sözleşme bedelinin yüzde 2’sine kadar, 6 aydan daha az bir süre kaldığı durumda ise sözleşme bedelinin yüzde 4’üne kadar tazminat ödenmesini isteyebilecek.

Sözleşmeden dönülmesi durumunda, tüketiciye iade edilmesi gereken tutar ve tüketiciyi borç altına sokan her türlü belge ile tüketicinin elde ettiği edinimler, dönme bildiriminin satıcıya ulaştığı tarihten itibaren en geç 6 ay içinde karşılıklı olarak iade edilecek.

DEVRE TATİLLER

Devre tatile konu taşınmazın ön ödemeli satılması durumunda, devir veya teslim tarihine kadar tüketicinin herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı olacak.

Sözleşmeden dönülmesi durumunda satıcı, sözleşme bedelinin yüzde 2’sine kadar, 6 aydan daha az bir süre kaldığı durumda ise sözleşme bedelinin yüzde 4’üne kadar tazminat talep edebilecek.

Satıcı, yükümlülüklerini hiç ya da gereği gibi yerine getirmezse tüketiciden herhangi bir bedel talep edemeyecek. Sözleşmeden tüketiciyi borç altına sokan her türlü belge ile tüketicinin elde ettiği edinimler, dönme bildiriminin satıcıya ulaştığı tarihten itibaren en geç altı ay içinde karşılıklı olarak iade edilecek.

Devre tatil amaçlı taşınmazın ön ödemeli satışında devir ve teslim süresi sözleşme tarihinden itibaren 42 ayı geçemeyecek.

MEB’DEN ATANAMAYAN ÖĞRETMENLER İÇİN 47 BİN KADRO

Milli Eğitim Bakanlığı’na 47 bin öğretmen kadrosu ihdas ediliyor. Öğretmen unvanlı kadrolardan 35 bin adedi ile Bakanlığa ait diğer hizmet sınıfları kadrolarından 2 bin 320 adedine, Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ve 2015 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu kapsamında yapılan atamaların dışında 31 Aralık 2015 tarihine kadar atama yapılacak.

KDV VE ÖTV İSTİSNASI

Ev sahibi hükümet anlaşmaları veya Türkiye’nin taraf olduğu diğer anlaşmalar çerçevesinde program, fon, temsilcilik ve özel ihtisas kuruluşlarının resmi kullanımları için yapılacak mal teslimi ve hizmet ifaları, bunların sosyal ve ekonomik yardım amacıyla bedelsiz olarak yapacakları mal teslimi ve hizmet ifaları, bedelsiz mal teslimi ve hizmet ifaları ile ilgili mal ve hizmetlerin bunlara teslim ve ifası; ilgili kurum, temsilcilik, program, fon ve özel ihtisas kuruluşlarının Türkiye’deki faaliyetlerinin devamı veya ilgili kurumlara ilişkin uluslararası anlaşmaların yürürlükte bulunduğu süre içerisinde katma değer vergisinden istisna olacak. Bu kuruluşların yönetici kadrolarında görev yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan mensuplarına Türkiye’de görevde bulundukları süre içerisinde yapılacak mal teslimi ve hizmet ifaları da katma değer vergisinden müstesna olacak.

Türkiye’deki uluslararası kuruluşlar ve bunların yönetici kadrolarında görev yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan mensupları tarafından Türkiye’de görevde bulundukları süre içerisinde kendi ihtiyaçları için ilk iktisabı, ithali veya bunlara teslimi ÖTV’den de istisna olacak.

Vergi Usul Kanunu’na eklenen fıkra ile elektronik ortamda tebligat, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen 5. günün sonunda yapılmış sayılacak.

Aynı kanunda yapılan değişiklikle, yoklama faaliyetleri elektronik ortamda da yürütülebilecek ve yoklama fişleri elektronik ortamda da oluşturulabilecek.

TRT’nin, her türlü program, haber, yapım ve yayınlarla ilgili olarak Anadolu Ajansı Türk Anonim Şirketi’nden yapacağı mal ve hizmet alımları, Kamu İhale Kanunu kapsamı dışında olacak.

Gelir Vergisi Kanunu’nda yapılan değişiklikle, kar dağıtımına bağlı vergi kesintisi oranlarını halka açık anonim şirketler için farklı oranlarda belirlemeye Bakanlar Kurulu yetkili olacak.

DOĞUM BORÇLANMASI 2015’TE TORBA YASAYLA NE KADAR OLACAK?

Yozgat’dan okurumuz Mine Tekpınarlı soruyor: “Bünyamin bey, 1996’da liseden sonra muhasebecide üç yıl sigortalı olmuştum. Sonra evlendim, işi bıraktım. Dört çocuğum var. Doğum borçlanması yapabilir miyim, kaç kere oluyor? Ne kadar para ödemem gerekir? Emeklilik şartlarımı etkiler mi?”

Sayın okurum, geçtiğimiz yıl halk arasında Torba Yasa olarak bilinen 6552 sayılı Yasa ile kadın sigortalıların doğum borçlanması hakları genişletildi, üç çocuğa çıkartıldı.

Ancak sanıldığının aksine, Torba Yasa ile yapılan değişiklik sonrasında da, doğum borçlanması yaparak sigortalı kadınların daha erken emekli olmasını sağlamamakta.

Doğum borçlanması bir hak olmakla birlikte, erken emeklilik sağlamıyor, yalnızca sizin gibi günü eksik olanların gününü arttırmalarına veya tamamlamalarına yardımcı oluyor.

Doğum borçlanması nedir, nasıl yapılıyor, ne kadar ödemeniz gerekiyor ve emekliliğinize etkileri ne olur? Tüm bu soruların cevaplarını ayrıntılı olarak açıklayalım.

Doğum Borçlanması Nedir?

Öncelikle doğum borçlanması hakkının ne olduğunu açıklayalım.Doğum borçlanması ülkemiz sosyal güvenlik sistemimizde düzenlenmiş bulunan hizmet borçlanması türlerinden birini oluşturuyor.Normal koşullarda çalışılmayan günler kişiye emekliliğe yarar şekilde gün kazandırmazken borçlanılan süreler emeklilik açısından sanki çalışmış gibi değerlendiriliyor ve gün kazandırıyor.

Buna göre Kanunları gereği verilen ücretsiz doğum izni ya da analık izni süreleri ile sigortalı kadının doğum süreleri borçlanılabilmekte.Doğum borçlanması yapabilmek için önemli şartlardan birini doğum sonrasındaki iki yıllık sürede zorunlu sigortalı olarak çalışmamış olmak oluşturuyor.

Son olarak, borçlanılacak sürede çocuğun yaşamış olması da şart koşulmakta. Çocuğun iki yaşını doldurmadan vefat etmesi halinde vefat tarihine kadarki süre borçlanılabiliyor.

Şimdiye Kadar Şartlar Nasıldı?

Geçtiğimiz yıl çıkartılan Torba Yasa’ya kadar uygulanan sistem şöyleydi: Doğum borçlanmasının en önemli özelliği borçlanma için 5510 sayılı Kanun’un 4/1- (a) bendi (eski tabirle SSK) kapsamında çalışıyor olmak zorunluluğun aranmaktaydı.

Buna göre devlet memuru statüsünde çalışan 4/1-(c)’liler ile esnaf ve şirket ortağı olarak çalışan 4/1-(b) statüsündeki kadınlar doğum borçlanması hakkından yararlanamıyordu.

Dahası SGK doğum borçlanması hakkını oldukça dar yorumluyor ve doğum borçlanmasının geçerli sayılması için borçlanma yapacak kişinin hem doğum yapılan dönemde hem de borçlanma talebinin bulunduğu tarihte SSK’lı olarak çalışıyor olmayı şart koşuyordu.

Ayrıca eski sistemde doğum borçlanması hakkında iki çocuk sınırı bulunmakta idi.Başka bir deyişle, her bir doğum sonrasında iki yıl olmak üzere, toplamda en fazla 1440 gün doğum borçlanması yapmak mümkün idi.

Artık Tüm Sigortalılar Doğumu Borçlanabiliyor

Geçen yıl çıkan Torba Yasa işte bu son söylediğimiz sıkı şartları gevşetti ve doğum borçlanması hakkını genişletti.İlk yapılan değişiklik borçlanma hakkı tanınan sigortalıların kapsamının genişletilmiş olması.

Daha önce yalnızca 4/1-(a) bendi kapsamındaki (SSK’lı) kadınlar doğum borçlanması hakkına sahipken Torba Yasa doğum borçlanması hakkını 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri kapsamındaki sigortalı kadınlara da genişletti.

Bu ise pratikte şu demek: Artık Bağ-Kur’lu (esnaf, muhtar, şirket ortağı, vergi mükellefi, gelir vergisinden muaf küçük esnaf, kendi adına ve hesabına iş yapanlar ve kendi tarlasında tarımsal işlerle uğraşanlar vd.) ile Emekli Sandığı sigortalıları (memur, 657’nin 4/-b’sine tabi olanlar, seçimle gelenler vd.) diğer şartları da sağlaması halinde doğum borçlanması yapabiliyor böylece hizmet günü kazanabiliyor.

Üç Çocuk Borçlanılabiliyor

Şuanki doğum borçlanması sisteminde üç çocuğa kadar borçlanma yapılabiliyor.Bu kapsamda doğum tarihinden sonra iki yıllık süreyi geçmemek kaydıyla ve sigortalının borçlanılacak sürelerde uzun vadeli sigorta kolları açısından sigortalı sayılmaması ve çocuğunun yaşaması şartlarıyla talepte bulunulan süreler borçlanılabilmekte.

Üç çocuğun borçlanılması halinde doğum borçlanması ile toplamda 3 x 720 = 2160 güne kadar hizmet kazanılabilmesi mümkün oluyor.

08.09.1999 öncesinde işe girişi olanların 3600 gün ile yaştan kısmi emekli olabildikleri düşünüldüğünde doğum borçlanması ile 2160 gün kazanabilme hakkı önemli bir düzenleme.Bu düzenleme eksik günleri olanların eksiklerini epey azaltıyor ve birçok kişiyi emekliliğe yaklaştırıyor.

Doğum Borçlanması Erken Emeklilik Sağlamıyor

Ancak kamuoyunda yanlış bilindiğinin aksine doğum borçlanması hakkı kadınların daha erken yaşlarda emekli olmasını, başka bir ifade ile yaş şartının kademeli sistemde düşmesini, sağlamıyor.

Zira, doğum borçlanması yapabilmenin temel şartlarından birini de doğum öncesinde sigortalı olarak çalışmaya başlamış olmak oluşturuyor. Doğum borçlanması yapacak sigortalı adına kısa veya uzun vadeli sigorta kollarına dair prim ödenmiş olması doğum borçlanması hakkı kazandırıyor.

Başka bir deyişle doğum borçlanması, askerlik borçlanmasında olduğu gibi, ilk kez sigortalı olunan tarihten öncesindeki dönemler için yapılamıyor, böylece ilk işe giriş tarihini geriye çekmiyor.

Borçlanma Tutarı Ne Kadar?

Son olarak doğum borçlanmasının ne kadar olduğunu açıklayalım.

Doğum borçlanması sigortalı veya hak sahiplerince yazılı talepte bulunulması ve talep tarihinde 5510 sayılı Kanunun 82 nci maddesine göre belirlenen prime esas günlük kazanç alt ve üst sınırları arasında olmak üzere, kendilerince belirlenecek günlük kazancın % 32’si üzerinden hesaplanacak primlerin borcun tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde ödenmesi şartı ile borçlanılan süreler ilgilinin sigortalılığına sayılmakta.

01.01.2015 ile 31.07.2015 tarihleri arasında günlük borçlanma tutarı asgari 12 TL 82 Kuruş olarak uygulanmakta.

Günlük azami borçlanma tutarı ise bu belirtilen tutarların 6,5 katı.

Altı yıl (üç çocuğa) borçlanma hakkından yararlanan bir kişi bugün için asgari olarak 27 bin 683 TL ödeyerek, 2160 gün hizmet kazanabilecek.

Tabi daha fazla ödemeyi tercih eden sigortalıların 6,5 katını geçmemek üzere bu rakamdan daha fazla borçlanabilmesi ve böylece emekli maaşını arttırabilmesi mümkün.

Doğum borçlanması tutarlarının her yıl 1 Ocak ve 1 Temmuz tarihlerinde asgari ücretteki artış kadar arttığını belirtelim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder